Sema Kırkoyun; “İleri Eşitlik, İleri Türkiye”
Düzenlenen törene Çorlu Belediye Başkanı Ünal Baysan, CHP Çorlu İlçe Başkanı İsmail Akar, CHP Çorlu İlçe Kadın Kolları ve vatandaşlar katıldı. Çelenk koyma töreni ile başlayan program CHP Çorlu İlçe Kadın Kolları Başkanı Sema Kırkoyun’un konuşması ile devam etti.
CHP Çorlu İlçe Kadın Kolları Başkanı Sema Kırkoyun konuşmasında şu ifadelere yer verdi. “Çorlu CHP Kadın kolları olarak, Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının verilişinin 82. yılını kutluyoruz.
20. yüzyıla gelinceye kadar kadınların siyasal ve toplumsal hayattaki rolleri hep sınırlı kalmıştır. Meşrutiyet döneminde Osmanlı kadını, kurulan bazı kadın dernekleri ve basın sayesinde kadın haklarını arama yoluna gidip, siyasi hak talebini dile getirmeye başladıysa da Türk kadınının gerçek anlamda siyasi hakları kazanması Cumhuriyetin ilanından sonra yapılan kanunlarla gerçekleşmiştir.
1923 yılının Ocak ayında, Cumhuriyetin ilanından dokuz ay önce, Atatürk, İzmir’de halkla konuşurken kadınların toplumsal hayattaki rollerinin önemini şu konuşmasıyla dile getirmiştir: “… Bir toplum cinslerden yalnız birinin yüzyılımızın gerektirdiklerini elde etmesiyle yetinirse, o toplum yarı yarıya zayıflamış olur. Bizim toplumumuzun uğradığı başarısızlıkların sebebi kadınlarımıza karşı ihmal ve kusurun sonucudur. Bir toplumun bir uzvu faaliyette bulunurken öteki uzvu atalette olursa, o toplum felce uğramış demektir.” Atatürk, Türk toplumunun kalkınmasının, Türk kadınının kalkınmasına bağlı olduğuna inanmıştı. Nitekim 4 Ekim 1926’da Türk Medeni Kanunu sayesinde o zamana kadar erkek egemenliği altında olan kadınlara, eşit haklar verilerek kadınların toplumsal hayatta rol almalarının önü açılmıştır. Kadınlarımız, 3 Nisan 1930’da belediye meclislerine seçme ve seçilme hakkını, 5 Aralık 1934’de ise, milletvekili seçme ve seçilme hakkını kazanmıştır.
Kazanılan bu hakların, ne kadar devrimci bir davranış olduğunu anlamak için, Türkiye’den başka hiçbir Müslüman ülkenin böyle bir işe kalkışmadığını hatırlamak yeterli olacaktır. Diğer İslam ülkeleri şeriatı modernleştirmeye çabalamışlar, fakat hiçbiri Atatürk’ün yaptığı gibi, şeriatın yerine bir Avrupa ülkesinin kanunlarını getirmeye cesaret edememiştir. Bizler, Atatürk’ün gösterdiği cesareti ve başarı azmini örnek alan kadınlar olarak, kazanılan bu hakların, günümüzdeki otoriter zihniyete karşı tüm kadınların vazgeçilemez hakları olduğu bilincini yaymayı, temel görevlerimizden biri olarak görmekteyiz.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun "İstatistiklerle Kadın 2015" çalışmasında; Kadınlar siyasi alanda erkeklere göre daha az yer aldı başlığında Türkiye’de bakan sayısı 2015 yılında 27 olup, bunların sadece %7,4’ü kadındır. Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki kadın milletvekili oranı % 13'dir. Yine Ülkemizde belediye başkanı kadın oranı %10,7’dir.
Cumhuriyet Tarihi Boyunca bu istatistiklere bakacak olursak;
Yerel yönetimlerde seçilmiş kadın oranları hâlâ çok düşük. 16 büyükşehir belediye başkanı içinde hiç kadın yok, 2.950 belediye başkanı içinde ise 26 kadın var. Belediye meclislerinde kadın oranı ise yüzde 4,2. 301.759 yerel seçilmiş kişiden ancak 3.709’u kadın.
2006 yılından beri her yıl Ekonomik Katılım ve Fırsatlar, Eğitimsel Kazanım, Sağlık ve Yaşam Süresi ve Siyasi Güçlenme olmak üzere 4 başlık altında Küresel Cinsiyet Uçurumu raporu hazırlayıp yayınlayan WEF’in (Dünya Ekonomik Forumu) 2016 raporunda Türkiye 2015 yılında olduğu gibi 2016 yılında da 130’uncu sırada yer aldı. Raporun “Siyasi Güçlenme” başlığında Türkiye, kadınların siyasete katılımında 2015 yılında 105’inci sıradayken 2016 yılında 113’üncü sıraya geriledi. Meclisteki kadın milletvekili sayısında da bir gerileme oldu. Türkiye, 2015 yılında 85’inci sırada yer alırken 2016’da 100’üncü sıraya geriledi. Kadın bakanların oranına baktığımızda ise Türkiye ancak 137’nci sırada yer almaktadır.
Kadınlarımıza siyasi hakların tanınmasından bu yana 82 yıl geçmesine rağmen siyasete ilgi duymaktan başlamak üzere, oy verme, siyasal örgütlere üye olma, temsilcilik gibi tüm siyasal etkinlik türlerinde kadınlarımızın kamusal etkinlikleri, istatistiklere bakıldığında olması gereken düzeyde değildir. Bizler, Atatürk’ün Türk toplumunun kalkınmasının, Türk kadınının kalkınmasına bağlı olduğuna olan inancına sahip çıkan kadınlar olarak, kadınlarımızın siyasal etkinliklere katılımının artması için çabalayacağız.
Bizler, aile, eğitim ve iş hayatında yani toplumsal yaşamın her aşamasında eşitliğin sağlanması ve günümüzde siyasetin sadece erkek işi olduğuna ilişkin var olan değer yargılarının değişmesi için elimizden geleni yapacağız.
Unutmayalım! Kadının devlet yönetiminde yer almadığı bir toplumda demokrasiden bahsedilemeyeceğinden, Çorlu CHP Kadın kolları olarak İleri Eşitlik, İleri Türkiye diyoruz.”